"MARK WOLYNN - Seninle Başlamadı Kitap İncelemesi"



Bu kadar karmaşık olan bu konuları gayet basit, samimi, etkileyici, ve sıcak bir dille yazması,

Mark Wolynn

Mark Wolynn'un bilgisi karşısındaki hayranlığımı artırdı! Peki

Seninle Başlamadı

Seninle Başlamadı kitabı bana ne öğretti veya okuyacak olanlara ne öğretebilir?

1) Aile şablonlarının, nesiller boyunca aktarılan travmaların sonucu olduğunu.

2) Geçmişteki travmaların, günümüzdeki davranışlarımıza yansıdığını.

3) Kendi ailemizin farkına varmamızı.

4) Atalarımızdan gelen yüklerin, duygusal bağlantılarda ve iletişimde eksikliklere yol açtığını.

5) Geçmişteki travmalarımızı anlamaya başladığımız da, kendimizle ve geçmişimizle bağlantı kurmaya başladığımızı.

6) Travma döngüsünü kırmanın, gelecek nesillere aktarımı engellediğini.

7) Çekirdek dilin ne olduğunu (Özellikle bu konu çok ilgimi çekti okurken)

8) Geçmişte yaşanan sorunları halının altına süpürmek yerine, onlarla yüzleşmenin ne kadar önemli bir şey olduğunu. (Taktik falan yok! Yas tutman gerekiyorsa tut. Mutlu olman gerekiyorsa ol. Kendini bastırma ve evreleri atlat)

9) Kişisel gelişimin sorumluluğunu almanın bizi iyileştireceğini.

10) Şefkatli bir iç diyalog geliştirmeyi ve kendimize bu şekilde destek vermeyi.

Seninle Başlamadı

Seninle Başlamadı, sadece aile şablonlarını ve nesilden nesile geçen travmaları anlatmıyor. Onlar hakkında nasıl iz sürebileceğimizi, onları keşfettikten sonra neler yapmamız gerektiğini de anlatıyor.

Mark Wolynn

Mark Wolynn, kitapta ayrıca kendi ailesiyle olan ilişkisini de paylaşıyor. Açıkçası okurken bana son derece naif bir kişisel bağ kurma fırsatı sunduğunu hissettim. Kitaba devam ettikçe, bu benimle kurduğu bağ sayesinde kitaptaki konuları daha yakından anladım ve kendi deneyimlerime uyguladım. Ayrıca sürekli her anlattığı konudan sonra, hastalarını ve onları nasıl tedavi ettiğini, bilimsel örneklendirmelerle anlatması güvenilirlik ve etkileyicilik hissini arttırıyor. Her hastanın farklı hikayesi olmasına rağmen, sürekli ilgi çekici ve akışta tutan yoğunluğuyla duygusal sınırlarınızı tanıyorsunuz. Not: Bazı okuyucular için kitabın yoğunluğu ve derinliği biraz zorlayıcı olabilir. Hatta bazı konular, duygusal olarak ağırlaştırıcı da olabilir. Dolayısıyla, kitabı okurken kendi duygusal sınırlarınızı tanımak ve ihtiyaç duyduğunuzda mola vermek bence çok önemli. Sonuç olarak, -kişisel gelişim kitaplarının birçoğunu gereksiz bulsam da-

Seninle Başlamadı

Seninle Başlamadı, beni inanılmaz derecede etkilemeyi başardı. Aile terapisi, psikoloji, kişisel gelişim konularına ilgi duyan veya duymayan herkes okumalı ve bu kitabı ailesine, yakın çevresine önermeli. Ben gerçekten:

Seninle Başlamadı kitabını çok beğendim!

"JOSE SARAMAGO - Körlük Kitap İncelemesi"



José Saramago

José Saramago'nun "Körlük" adlı romanı, benim için kesinlikle sarsıcı bir distopyanın etkileyici anlatısı gibiydi.


Bu etkileyici eser -ki beni gerçekten etkilemeyi başardı- insan doğasının içindeki karmaşıklığı, toplumsal yapıların eleştirilmesi gerektiğini, ve ahlaki değerlerin çöküşünü kusursuz bir alegori (simgesel bağ) kullanarak işledi bana.

Asıl körlük neydi gerçekten bilmiyorum:

Kitap boyunca görme yetisini kaybetmeyen ve bunu bir müddet diğer herkesten saklayan doktorun karısının yaptığı fedakarlıkları görebiliyor oluşumuz mu?

Okumayanlar için küçük bir not; Okuduğum bu kitapta hiçbir şekilde karakter isimleri verilmemişti. Karakterleri yalnızca yazarın yaptığı betimlemeler ile tanıyoruz. Bu konuda şunu da eklemek isterim ki, 2008 yılında beyaz perdeye taşınan bu eserde, yine karakter adı verilmemiştir. Zaten bir filmi izledikten veya bir kitabı okuduktan sonra her karakteri adıyla hatırlamak mümkün değildir.

Yani aslında, isimler bizim onlara verdiğimiz değer sayesinde bir anlam ifade ederler. Yoksa asıl mühim olan, kişileri nasıl tanıdığımızdır.
Romanın en dikkat çekici yönlerinden biri de,

José Saramago'nun anlatım tarzıydı. José Saramago, noktalama işaretlerini minimum düzeyde kullanırken, uzun cümleler ve paragraflarla, -başta beni korkutsa da- bu teknikle, olayların hızını ve gerilimi artırırken, romanın atmosferine daha yoğun bir şekilde dahil olmamı sağladı.


Okuma deneyimimi zenginleştirdi desem, az şey söylemiş olmam...

Eleştirel açıdan bakıldığında ise:

-Belirli bir okuma deneyimi şart diyebiliriz-

Körlük bazı okuyucular için zorlayıcı olabilir:

Şöyle ki, José Saramago'nun uzun cümleleri ve diyaloglarına alışmak zaman alabilir ve bu durum bazı okuyucuları yavaşlatabilir. Ayrıca, kitabın bazı bölümlerinde yoğun ayrıntılar bulunması, okuyucunun dikkatini dağıtabilir.

Özetle;

Körlük bana göre edebiyat dünyasının (en önemli olmasa da) önemli eserlerinden biridir. Özellikle düşünmeye teşvik eden, rahatsız eden ve unutulmaz deneyim sunan bir başyapıttır.

"Gerçeğin Sorgulayıcısı: José Saramago'nun Edebiyatında Hayatın Derinliklerine Yolculuk"

 


JOSE SARAMAGO



1922 yılında Lizbon’un bir köyünde dünyaya gelen Jose Saramago, Portekiz’in yetiştirdiği en ünlü yazarlar arasında yer alır. Yoksul bir ailede büyüdüğü için bazı ekonomik zorluklardan dolayı eğitim hayatından aksaklıklar yaşanmış ve editörlük, çevirmenlik, teknik ressamlık gibi pek çok işte çalışmıştır. Portekiz Yazarlar Birliğinin yönetim kurulunda da bulunan yazar Jose Saramago, 18 Haziran 2010 yılında hayatını kaybetmiştir. Jose Saramago’nun çıkardığı kitaplar Türkçe de dahil olmak üzere pek çok dile çevrilmiş ve yoğun ilgi görmüştür. Körlük kitabının yazarı Jose Saramago, daha çok romanlarıyla tanınsa da şiir, öykü, deneme, oyun gibi birçok edebi türde eser vermiştir.

Jose Saramago’nun ilk romanı Günah Ülkesi, 1947 yılında yayımlanmış ve yazar sonraki 30 yıl içerisinde roman yayımlamamıştır. 1977 yılında yayımlanan Ressamın El kitabı eserinde yazarının genel tarzı görülmektedir. Bu eserden sonra sıklıkla eser yayımlamaya devam eden yazar Jose Saramago, Baltasar ve Blimunda eserinde üslubunu her yönüyle yansıtmıştır. Jose Saramago kitapları arasında yer alan Yitik Adanın Öyküsü eserinde güçlü hayal dünyasının yansımaları görülür.


Jose Saramago’nun en iyi kitabı olarak nitelendirilen Körlük, ismi bilinmeyen bir şehirde başlayan körlük salgını etrafında şekillenen bir romandır. Sinema filmine de uyarlanan kitap, en çok satanlar listesindeki yerini uzun süre korudu. Jose Saramago son eseri olan Kabil, edebiyat dünyasında büyük yankı uyandırmıştır.

Jose Saramago Eserleri

  • Körlük 
  • Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş
  • Bilinmeyen Adanın Öyküsü
  • Görmek 
  • İsa’ya Göre İncil
  • Filin Yolculuğu
  • Yitik Adanın Öyküsü
  • Ölümlü Nesneler 
  • Mağara 
  • Kopyalanmış Adam

Jose Saramago Ödülleri

Nobel Edebiyat Ödülü – 1998

"JOHN MAXWELL COETZEE - Utanç Kitap İncelemesi"


J. M. Coetzee
J. M. Coetzee'nin ,
Utanç
Utanç kitabı için ırksal ayrımcılığın yanı sıra cinsiyet eşitsizliği, güç dengeleri ve kişisel sorumluluk gibi evrensel konularıyla, Güney Afrika'nın post-apartheid (ırk ayrımı sonrası) dönemindeki sorunları ele almış demek isterdim... Ama maalesef bunu söyleyemem! Çünkü
Utanç
Utanç, aşırı derecede cinsellikten beslenmişti. Cinsellik dediysem elbette bu bir sorun değil, sorun sadece bununla da kalmıyor oluşu. İçinde eşcinsellik, ensest ve pedofili unsurları da barındırması. Açıkçası okuduktan sonra kendi kendime "Şimdi sen bu kitabı okudun ama sana kattığı hiç bir şey olmadı!" dedim. Hikayenin özetiyse şu şekilde; Romanın ana karakteri David Lurie, Cape Town'da bir üniversitede profesördür. David, orta yaşlı bir adam olarak, yalnız bir hayat sürmektedir ve ahlaki açıdan sorgulanabilir ilişkiler kurmaktadır. Ancak, David'in dünyası, bir öğrencisiyle yaşadığı skandal bir ilişki sonucunda altüst olur ve etik değerleriyle yüzleşmek zorunda kalır. "
J. M. Coetzee
J. M. Coetzee ile ne alakası var, romanın karakteri öyle!" diyenler olabilir elbette. Ama unutmayalım ki, roman karakterlerini oluşturan yazardır.

Yani yazarın fikirleridir! Ayrıca bir diğer eleştiri konusuysa, bu kitabın Afrika Edebiyatı olarak tanıtılması. İnanın ne o coğrafyadan bana bir şey hissettirebildi ne de buna yaklaşabildi. Daha çok avrupai (Avrupalılar gibi) tarzda yazılmış, dekore, özenti konulardı. Not: Kadınlarında bir hayli değersizleştirildiğini düşünüyorum. Kitap içinde bununla ilgili çok örnek bölüm geçiyor. Peki hiç mi iyi yanı yoktu bu kitabın? -Sadece anlatım becerisi.. Yani şöyle ki;
J. M. Coetzee
J. M. Coetzee'nin dil ve anlatımı, sade ve çarpıcıydı. Bu da kitabı son derece akıcı bir hale getiriyor. Özetle;
Utanç
Utanç, size bir şey katmayacak, katmamakla birlikte sizden zamanınızı çalacak, çalmakla birlikte bir yazarın bastırılmış duyguları ve rahatsız edici unsurlarına sizi şahit tutacak o kadar.

 

"LEV NİKOLAYEVİÇ TOLSTOY - Hacı Murat Kitap İncelemesi"



 

"Dizlerinin üzerinde yaşamaktansa ayakta ölmek yeğdir" Açıkçası
Hacı Murat
Hacı Murat, diğer
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy romanlarından biraz daha farklıydı. Kitabın olay örgüsü ve karakterlerin sayısı sınırlıydı. Ancak bu yine de romanın etkisini hiç azaltmadı. Romanın ana karakteri Hacı Murat, Kuzey Kafkasya'da yaşayan bir Çeçen lideridir. Hacı Murat'ın hikayesi, Rus İmparatorluğu'na karşı olan mücadelesini ve sonunda Ruslara karşı koymak için onlarla ittifak yapmaya karar vermesini anlatır.
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy'un zengin atmosfer betimlemeleri, Kafkas dağlarının zorlu ve çekişmeli dünyasını canlı bir şekilde gözlerimin önüne serdi okurken. Romanın sayfaları arasında gezinirken, hem karakterlerin hem de mekanların canlılığını hissettim. "
Hacı Murat
Hacı Murat", sadece bir savaş hikayesi anlatan bir roman değildir.

 

Lev Tolstoy
Lev Tolstoy, olayların ötesine geçerek insanlığın doğasını, savaşın kötülüklerini ve insanların çıkarları uğruna nasıl manipüle edildiğini sorgular. Roman, Rus İmparatorluğu'nun Kafkasya halkları üzerindeki etkisini eleştirirken, aynı zamanda insanların içsel çatışmalarını ve ahlaki sorumluluklarını da irdelemektedir.
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy, savaşın insanlara nasıl acımasızlık ve yıkım getirdiğini, toplumun nasıl çürüdüğünü ve insanların ne pahasına olursa olsun güç arayışından hiç vazgeçmeyeceğini bir kez daha anlamamı sağladı. Sonuç olarak
Hacı Murat
Hacı Murat için bir başyapıt diyemesek de tarihi ve sosyal önemiyle okunması gereken bir kitap olduğunu söyleyebilirim

"Popüler Bilimin Kalemi: Prof. Dr. Necmi Gürsakal"

 


PROF. DR. NECMİ GÜRSAKAL



1950 yılında İngiltere’de birileri, “Makineler düşünebilir mi?” sorusunu sorarken ben Bursa’da Yağcı Cemal’in Konağı’nda doğmuşum. 

Yanlış anlamayın, ben doğduğumda konak çoktan halka açık bir doğumevi olmuş zaten. Doğduğum saatlerde cüppesi, sarığı ve beyaz, uzun sakallarıyla Doğumevi’ne gelen babamın babası, ağzında çiğnediği hurmayı ağzıma, hemşirelerin derin itirazları arasında sokmuş ve, “Okumuş olsun” deyip gitmiş. Ben doğmadan yıllar önce ölen annemin Hayrabolu Müftüsü olan babasını, daha önce ölen annesini hiç görmedim.

Babaannemi ise 5-6 yaşıma kadar gördüğümü hatırlıyorum. Babam evlendikten sonra askere gitmiş. O sırada biz dayımlarda kalmışız. İlk anılarımın arasında, yengemin namaz kıldığı odada yüklük kapılarını sallandıran bir deprem var. Beni alıp bahçeye çıkarıyorlar, dayımın Bursa, Çatalfırındaki evinin bahçesinden karanlıkta aşağıya evlere bakıyoruz. Yine o evde, annemin Hayrabolu’dan gelen yakınlarına, annemin görmediğim düğününü tüm ayrıntıları ile anlatıp, onların yanlış izlenimler edinmesini sağlamışım. 

O evde çok anım var, çok ağlayıp zırladığım için olmalı babamın asker postalı ile ağzıma vurulması da yine orada gerçekleşti. Büyüdükçe ağlayıp zırlamayı, yazı yazmaya mı döktüm ne… Benzer bir saçmalığı, ortaokuldayken yine aynı evde, büyüklerin bir nişana gidip küçük çocukları bana emanet ettikleri bir gece, onlara “Benim ciğerimi kim yedi?” konulu bir korku hikayesi anlatıp, küçük çocukların neredeyse ödlerini patlatma girişimimle yapmış ve büyüklerden büyük azarlar işitmiştim. İlkokulda mandolin çalmayı öğrendim. Babamın bana mandolin satın almasında, zamanında bir müzik aleti çalma isteğinin babası tarafından kesinlikle red edilmesiyle ilgisi vardı herhalde. Asalet ile bir ilgim varmış gibi ortaokuldayken, Amerika’da yaşayan Cedric adlı bir çocuğun İngiltere’de kont olan dedesinin onu buldurması hikayesini anlatan, “Küçük Lord” kitabına bayılırdı. Adımın Arapçada anlamının “yıldız” olduğunu da yine o sıralar öğrendim galiba ama anlamını tam olarak kavradığımı sanmıyorum, “Ne yani ben nasıl gökteki yıldız olurum?” gibilerden sorular sordum galiba. Dedemin ölmesi, evinin istimlak edilmesi ile ilkokuldayken bir gecekondu mahallesi olan Alemdar’a taşındık. 

Terzi olan annem ve babamın aralarının pek de iyi olmadığını o beyaz tek katlı evde anlamaya başladım. Tedirginliğim doğru da çıktı, ben Çelebi Mehmet Ortaokulu’ndayken babam beni, annemi ve kardeşimi bir at arabasına bindirerek evden postaladı. Gece Mahallesi’nde dayımın arkadaşı olan birinin evinde aylarca kaldık. Hayat belirsiz ve korkutucuydu. Sonra barıştılar. Yine ortaokuldayken yaz tatillerinde kent merkezindeki bir kütüphaneye sıkça giderek, birçok kitabı okuduğumu hatırlıyorum. Bursa Erkek Lisesi’ne gitmeye başladığımda bir gün dayımlardaki bir ailke toplantısında dayımın, “ Artık o bizim ailenin en okumuşu, onu da dinleyelim” demesi çok hoşuma gitmişti. İlkokulda öğrendiğim mandolin, ortaokul ve lisede gitar, rock müzik, Beatles, Rolling Stones ve Pink Floyd’da dönüştü. 

Lise yılları müzik ve cebir-geometri aşkıyla tamamlandı. Ardından ben ODTÜ’ye Ankara’ya giderken, işi bozulduğu için babam da kaçak işçi olarak Hollanda’ya gitti. İlk üç yıl iyiydi, babam tatile geldiğinde bana bir elektro gitar bile getirdi ama sonra Hollanda ile gereğinden fazla ilgilenerek bizimle bağlantısını kopardı. ODTÜ’yü bırakıp Bursa’ya dönerek, gitara çalarak para kazanmayı denedim. Zor zamanlardı, ancak bir süre sonra bu işten para kazanmaya başladım ve yeniden üniversite sınavına girerek, Bursa İktisati ve Ticari İlimler Akademisi’nde okumaya başladım. 

Sonrası sanki biraz daha kolaydı. 1976’da akademisyenliğe, 1978’de evliliğe başladım, iki çocuğum oldu. Hayat bana biraz daha cömert mi davranmaya başladı ne… 1980’de doktora bitti, yine o yıl yedek subaylığa başladım. Benim düğünümde babam geri dönüp annem ile kız kardeşimi alıp Hollanda’ya götürdü, bu kez de Hollandalılar yalnız kaldı… 

1985 yılında Cenajans adlı bir firmanın açtığı denem yarışmasında ikincilik ödülünü kazanıyorum. Ödül töreninde jüriden biri, akademisyenliği bırakıp yazmam gerektiğini söylüyor. Köşe yazarlığı, televizyon programları yapıyorum. Sonra kitaplar, kitaplar… Pek kitabın olmadığı bir evde ve çevrede büyürken, ortaokulda türünü bile bilmediğim bir kitabımın olacağını düşünmeye, söylemeye başlamıştı. Kitap konusunda o yıllarda bile hayallerimin olduğu bir gerçek. Şimdi aldığım nefes ve yazıyla yaşıyorum. Kurgu, gerçek, ders kitabı, aklıma ne gelirse yazıyorum. Arabeski, Müslüm Gürses’i, Beatles’i hâlâ seviyorum. Alemdar aklıma geldiğinde, o güzel şeftali bahçelerini, bahçesinde tulumbası olan şimdi Suriyelilerin oturduğu o tek katlı beyaz evi hatırlıyorum. 

"Annemin görmediğim düğününe benzer öyküler içinde yaşayıp gidiyorum"


Öğrenim Durumu

  • İlkokul İstiklal İlköğretim Okulu 1962

  • Ortaokul Çelebi Mehmet Orta Okulu 1965

  • Lise Bursa Erkek Lisesi 1968

  • Yükseköğrenim (Lisans) Bursa İktisadi Ticari İlimler Akademisi 1975

  • Doktora Bursa İktisadi Tic. İlimler Akademisi 1980

Doçentlik Ekonometri-İstatistik 20.11.1987

Profesörlük Ekonometri-İstatistik 21.01.1993

Bilimsel Çalışmalar

 Bilimsel Yayınları

Uluslararası Makale

  1.  Altıntaş M. H., Gürsakal, N.. (2007) “Phishing Attacks and Perceptions of Service Quality: A Content Analysis of Internet Banking in Turkey”,Journal of Internet Banking and Commerce, August 12(2).

  2. Gursakal, N., Alkis, S. and Bayram, N. (2009). A study of mobile communication networks among elementary pre-service teaching students (a case study). Journal of Maltese Educational Research, Vol:5, Issue:2, pp. (Available at the following link http://www.um.edu.mt/educ/about/publications/mrer/archive#Archive

  3. Gursakal, N., Oguzlar, A., Aydin, Z. B. and Tuzunturk, S. (2009) Measuring Trust in an Intra-Organizational Context Using Social Network Analysis. International Journal of Management Enterprise Development, Vol. 6, No. 4, pp. 494-512.

  4. Gürsakal, N., Aydın, Z. B., Gürsakal, S. and Tüzüntürk, S. (2009) “Hurst Exponent Analysis in Turkish Stock Market”, International Journal of Sustainable Economy, (Accepted on 10 September 2008).

  5. Gürsakal, N., Alkış, S., Tüzüntürk, S. ve Ünlü, M. (2008) “Social Network Analysis of trust Networks among Geography trainee teachers and it’s possible reflections to education”, Ozean  Journal of Applied Sciences, Vol. 1, No. 1. (Available at the following link http://www.ozelacademy.com/ojas.htm.)

  6. Nuran Bayram, Necmi Gursakal, Nazan Bilgel, “Counterproductive WorkBehavior Among White-Collar Employees: A study from Turkey”, International Journal of Selection and Assessment Volume 17 Number 2 June 2009.

Ulusal Makale 

  1. “Hava Kirlenmesi ve Ekonomik Yapı: Input-Output Hesaplamalarının Deneysel Sonuçları”, Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Dergisi, Cilt III, Mart 1974.

  2. “Eğitimde Kaynakların Uygun Dağılımı”, Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Dergisi, Cilt V, Kasım 1976.

  3. “Geniş Alanlarda Petrol Aramanın Ekonomik Sonuçlarını Belirleyebilmek için Stokastik Bir Model”, Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Dergisi, Cilt VII, Mart 1978.

  4. “Bireysel Tercihlerin Stokastik Olması Halinde Çiftli Mamul Karşılaştırma Testleri”, Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Dergisi, Cilt VII, Mart 1978.

  5. “Bir Doğrusal Programlama Modeli Çerçevesinde Göresel İyimserlik Sırasının Belirlenmesi”, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt IV., Sayı 1, Nisan 1983. 

  6. “Amerika ve Türkiye Örnekleriyle İstatistik ve Kamuoyu”, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt VI., Sayı 2, Kasım 1985. 

  7. “Operasyonel Bir Kavram Olarak Nedensellik ve Bu Kavrama Dayandırılan Bir Uygulama”, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt VII., Sayı 1, Nisan, 1986.

  8. “Karar Analizi Üzerine Bazı Notlar”, Ömer Celal Sarc’a Armağan, İ.Ü. İktisat Fakültesi Mecmuası (Özel Sayı), Cilt 42, Sayı 1-4, 1986. 

  9. “Belirsizliği Açıklayan Kelimelerin Belirsizlik Dereceleri” Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt X., Sayı 1-2, Nisan-Kasım, 1989.

  10. “Sıra-Büyüklük Kuralı ile En Büyük Şehir Olgusu Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi (Türkiye 1927-1985)”, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt XIII., Sayı 1-2, Mart-Kasım, 1992.

  11. “Avrupa Topluluğu Ülkeleri ve Türkiye’nin Tüketici Fiyat Endekslerinin Karşılaştırılması”, Araş. Gör. Fatma Acar ile Birlikte, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt XIII., Sayı 1-2, Mart-Kasım, 1992.

  12. “Yeni Bilim”, İş Güç Dergisi, Cilt:3 Sayı:1, 2001.

  13. Gürsakal, N. and Tüzüntürk, S., (2017), “Testing Two Hypotheses for the Fractions of Driver Nodes”, Akademik Bakış Dergisi (Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi), Vol. 59, January-February, pp. 221-234.

  14. “Recent Remarkable Developments in The World Wide and Contradictions in Statistics Education in Turkey”,Necmi Gürsakal, Selim Tüzüntürk , Uludağ Üniversitesi İİBF Dergisi, Vol. 34, pp. 1-25.

  15. “Measuring Surprise with Relative Entropy”,  Sevda Gürsakal, Dilek Murat, Necmi Gürsakal Eurasian Academy of Science, Vol. 2, pp. 10-21.

  16. “Assessment of Pisa 2012 Results With Quantile Regression Analysis Within The Context of Inequality in Educational Opportunity”, Sevda Gürsakal, Dilek Murat, Necmi Gürsakal, Alphanumeric Journal, Vol. 4, No. 2, pp. 41-54.

  17. “Analysing Turkey’s Coal Mining Disaster Data (1983-2014) With Poisson Change-Point Models”, Kadriye Burcu Öngen Bilir, Muhammet Mustafa Aytaç, Necmi Gürsakal , IX. European Conference on Social and Behavioral Sciences, 03.02.2016-06.02.2016, Paris.

  18. “New Hopes and Challenges for Network Science”, Necmi Gürsakal, Keynote paper, Network Science: Transdisciplinary Approach to Real-World Complex Systems, Edited by M. N. Aydın, Published by Technology and Society Research and Development Center Kadir Has University, Istanbul First Edition 2016.

  19. “Identifying gatekeepers in online learning networks”, Necmi Gürsakal, Aras Bozkurt. World Journal on Educational Technology: Current Issues, 2017, Vol. 9, No. 2, pp. 75-88.

  20. Necmi Gursakal , Halil Orbay Cobanoglu and Sendi Ipeker Cagliyor, “A   

  21. network-science approach: how different are the attacks of football?”, Pamukkale Journal of Sport Sciences ISSN: 1309-0356 2017, Vol. 8, No. 3, 47-56

Ulusal Kongre 

  1. “Döviz Kuru Grafiklerinin Fraklal Boyutlarının Belirlenmesi” Yrd. Doç. Dr. Aysan ŞENTÜRK, Yrd. Doç. Dr. Ayşe OĞUZLAR ile birlikte, III. Ulusal Ekonometri İstatistik Sempozyumu, Bursa ,1997.

  2. “Lojistik Denklemlerden Türetilen Değerlerin Fraktal Boyutları” IV. Ulusal  Ekonometri İstatistik Sempozyumu, Antalya, Belek, 1999.

  3. “Veri Analizi ve İstatistik” IV. Ulusal Ekonometri İstatistik Sempozyumu, Antalya, Belek,1999.

  4. “Veri kavramlarını Değiştirme ve Yeni Konular” Aysan ŞENTÜRK, Ayşe OĞUZLAR ile birlikte, D.İ.E.Sempozyumu, Ankara, 2000.

  5. “Değişen Veri Kavramı ve Yeni Alanlar”, Ayşe OĞUZLAR ve Aysan ŞENTÜRK ile birlikte, İstatistik Araştırma Sempozyumu Bildirileri Kitabı, 27–29 Kasım, Ankara, 2000.

  6. “İstatistiksel Web Siteleri” Aysan ŞENTÜRK,  Ayşe OĞUZLAR ile birlikte, V. Ulusal Ekonometri  ve İstatistik Sempozyumu, 19-22 Eylül, Adana, 2001.

  7. “Sosyal Bilimler ve Kaos Kuramı” Araş. Gör. Gürsu Gürsakal ile birlikte, Mantık Matematik ve Felsefe II Ulusal Sempozyumu, Assos Çanakkale, 2004.

  8. “Ağ Bilimi ve İstatistik” Öğrt. Gör. Dr. Zehra Berna Aydın, Araş. Gör. Sevda Dalgıç ve Araş. Gör. Selim Tüzüntürk ile birlikte, IX. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu, Kuşadası, 2008.

  9. “Finansal Piyasalarda Hurst Üstelinin Uygulanması ve Çok Fraktallilik Olgusu” Öğrt. Gör. Dr. Zehra Berna Aydın, Araş. Gör. Sevda Dalgıç ve Araş. Gör. Selim Tüzüntürk ile birlikte, IX. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu, Kuşadası, 2008.

  10. "Ağ Bilimi Paket Programları: Pajek 1.24"  Araş. Gör. Selim Tüzüntürk ile birlikte, 10. Türkiye Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu, Atatürk Üniversitesi, Palandöken / Erzurum, 27-29 Mayıs 2009. 

 Basılmış Kitapları

  • Doğrusal Programlama 

  • Sübjektif Olasılık Tahminleri 1982

  • Bayesgil İstatistik 1992

  • İstatistik I: Çözümlü Sorular 1996

  • İstatistik II: Çözümlü Sorular 1995

  • Bilgisayar Uygulamalı İstatistik I 1997

  • İstatistiğin ABC’si 2000

  • Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri 2001

  • Bilgisayar Uygulamalı İstatistik II 2002

  • Altı Sigma 2003

  • Sosyal Bilimler Karmaşıklık ve Kaos 2007

  • Betimsel İstatistik 2008

  • Çıkarımsal İstatistik 2009

  • Sosyal Ağ Analizi 2009

  • Büyük Veri

  • R ile Programlama

  • R ile Betimsel İstatistik

  • R ile Çıkarımsal İstatistik

  • Karar Verme (Editörleri Necmi Gürsakal, Mustafa Aytaç),2015.

  • Sosyal Ağ Analizi, Anadolu Üniversitesi Yayınları, 2017

  • Makine Öğrenmesi ve Derin Öğrenme 2017

  • Küreselleşme Teknoloji Ağlar ve Güç 2018

  • Makine Öğrenmesi 2018

  • Veri Bilimi

  • Sanayileşmeyi Anlamak

BİLİMSEL FAALİYETLERİ

  1. III. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu Bursa, 1997.

  2. İV. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu Antalya, 1999.

  3. D.İ.E.Sempozyumu, Ankara, 2000.

  4. V. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu Adana, 2001.

  5. II Ulusal Mantık Matematik ve Felsefe Sempozyumu, Assos Çanakkale, 2004.

  6. Uludağ Üniversitesi I. Ulusal Genç Bilim adamları Sempozyumu, Bursa, 2004.

  7. IX. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu Kuşadası, 2008.

Akademik ve İdari Görevleri (Kamu ve Özel Sektör)

  • Rektör danışmanlığı

  • Bölüm Başkanı Kasım 2006- 2009

  • Dekan Vekili Fenerbahçe Üniversitesi 2018

Üyesi Olduğu ve Görev Üstlendiği Ulusal ve Uluslararası Kuruluşlar

  • Devlet İstatistik Enstitüsü Sempozyumu Yürütme Kurulu Üyesi

Diğer Kitapları

  • Floransalı Karlo

  • Yazı Zamanı

  • Benim Bursalarım

  • İçinden Okumak için Şiirler

  • My Beloved City Bursa

  • Kum ve Zakkum

  • Mösyö Fomora

  • Albino Yayın Balığının Gözleri

  • Mezopotamya Ölüm Günleri

Danışmanı Olduğu Tezler

  • Sezen, H. Kemal “Dinamik Programlama Yöntemi ve Bursa'daki Bir İşletmeye Uygulanması” Tez (Yüksek Lisans Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1986. 

  • Koçyiğit, Fuat “Çocuklarda Spor Branşı Seçiminde Etkili Olan Faktörler” Tez (Yüksek Lisans Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1988. 

  • Boncuk, Remzi “Parçalı Doğrusal Regresyonda Tabaklamaya Analizinin Kullanılması ve Bir Uygulama Denemesi” Tez (Yüksek Lisans Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1989. 

  • Deligöz, Lokman “Karar Kuramı Açısından Markowitz Modeli ve Varsayımların İrdelenmesi” Tez (Yüksek Lisans Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1994. 

  • Fındıkkaya, Ayşe “Çok Boyutlu Ölçekleme Analizi ve Bir Uygulama Denemesi” Tez (Yüksek Lisans Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1995 

  • Başaran, Erol “Kanonik Korelasyon Analizi ve Bir Uygulama” Tez (Yüksek Lisans Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1998. 

  • Selimoğlu, Emel “Kalite Kontrolünde Birikimli Toplam Tekniği ve Bir Uygulama Denemesi” Tez (Yüksek Lisans Tezi) 1998. 

  • Oğuzlar, Ayşe “Çok Değişkenli İstatistiksel Süreç Kontrolü ve Bir Uygulama Denemesi” Tez (Doktora Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1998. 

  • Kalay, Ali “Zaman Serilerinde Çapraz-Spektral Analiz Türkiyede Para Arzı ile Fiyat Düzeyi Arasındaki İlişki Üzerine Bir Araştırma” Tez (Doktora Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1999. 

  • Aydın, Zehra Berna “Sembolik Zaman Serileri Analizi ve IMKB'de Bir Uygulama” Tez (Doktora Tezi) -- Uludağ Üniversitesi , 2003. 

  • Bağcı, Sibel “Hizmet Sektöründe Toplam Kalite Yönetimi ve Hizmet Kalitesi Ölçüm Araçları” Tez (Yüksek Lisans)--Uludağ Üniversitesi, 2005. 

  • Turan, Aydın, “Risk Analizi Bir Banka İçin Piyasa Riskine Maruz Tutar ve Sermaye Yeterlilik Rasyosu Uygulama” Tez (Yüksek Lisans)--Uludağ Üniversitesi, 2006.

"MARK WOLYNN - Seninle Başlamadı Kitap İncelemesi"

Bu kadar karmaşık olan bu konuları gayet basit, samimi, etkileyici, ve sıcak bir dille yazması, Mark Wolynn 'un bilgisi karşısındaki ha...

Bu Ay En Çok Okunanlar